Etiket arşivi: lebron miami

LeBron Fırtınası

Dün gece Miami Heat kendi sahasında Indiana Pecars’ı konuk etti. LeBron James’in damga vurduğu maçı 117-112 Heat kazandı.

Gecenin yıldızı LeBron James, Indiana potasına 41 sayı bıraktı. Yaklaşık 42 dakika süre alıp, 23 top kullanan James 15 isabet buldu. 13 ribaund, 8 asist, 3 top çalan yıldız, 4’de top kaybı yaptı.

Miami’nin diğer yıldızlarından Bosh 19 sayı, 7 ribaund, 1 asist, Wade ise 17 sayı, 7 asist, 3 ribaund, 1 top çalma ile oynadı.

Indiana cephesinde Roy Hibbert’ın 20 sayı, 10 ribaund ve Granger’ın 19 sayı, 3 asist, 1 ribaundluk performansları galibiyete yetmedi.

LeBron’dan İlk Çeyrek Rekoru

Süperstar LeBron James, bu gece oynanan Miami-Orlando maçında, 23 sayıyla  Heat tarihinin ilk çeyrek sayı rekorunu kırdı.

12 dakikada 9-9 saha içi isabet  6-5 serbest atış isabetleriyle oynayan yıldız, 23 sayı kaydederek Heat tarihine geçti.

Önceki rekor, 29 Mart 1996  yılında Wizards’a karşı ilk çeyrek, 21 sayı üreten Alonzo Morning’e aitti.

Anıl Kalay

Adios King James

ADİOS KİNG JAMES..

NBA’in akışını değiştirecek  bir düğüm nihayet  bu yaz çözüldü.. Birçok takım sahibinin, koçun, taraftarın hayallerini süsleyen Lebron James tercihini yaptı ve Miami Heat’i seçti. Sancılı geçen bu tercih sürecinde Lakers’ın şampiyonluğu, NBA draftı gibi yazın hit konuları  hep 2. planda kaldı. Hatta biraz daha geç karar verseydi Dünya Basketbol Şampiyonası’nı bile gölgede bırakacaktı belki.

Neydi peki bu konuyu devlet meselesi haline getiren ?? Nba’in en iyi 3 oyuncusundan birinin takımını bırakması mı ? Lige girdiği ilk yıldan beri en büyük rakiplerinden olan Wade’in yanına gitmesi mi  ? Yoksa kararını Tv programında açıklaması mı ?  Bana kalırsa hepsi hatta burada yazmadığım daha nice sebep..

Tabi bu sansasyonel tercih sürecinin bir de sonucu olmalıydı. Bu sonuca katlanacak olan da Lebron James’ten başkası değildi. ‘Wade’in yanına sığındı’ ,’ Jordan olamayacağını anladı’ , ‘Takımını sattı’ nidaları Lebron James kelimesinin geçtiği her yerde yükselmeye başladı.. Madalyonun diğer yüzünde  Lebron fanları ve çaresiz Cleveland taraftarı vardı.. 7 yıldır adeta ilah haline getirdikleri sembol oyuncuları artık takımdan ayrılmıştı, dahası  gelecekteki en büyük rakibi olarak gösterilen Wade’in yanına gitmişti.

Madalyonun bu karanlık yüzünde bir de Cleveland yönetimi vardı. Yıllarca hayal bile edemedikleri başarılara onları ulaştıran, şampiyonluk getireceği düşünülen süper starları takımdan ayrılmıştı.

Bu ayrılığın ardından Bron’a ilk tepki takım sahibi Dan Gilbert’ten geldi.. James’e ithafen yazdığı mektup ve kullandığı 2 yüzlü hain kelimesi hala akıllarda.. NBA efsanelerinden Barkley’in ‘Asla Jordan olamayacak’ , Jordan’ın ise ‘Ben asla Bird ve Magic’i arayıp gelin beraber oyanayalım demezdim’ sözleri James’e karşı oluşan tepkinin pick yapmasını sağladı.

Tabi nadiren ona destek çıkanlar da oldu.Tıpkı Oscar Robertson’ın ‘Lebron M.J.’den büyük olacak ‘ demesi gibi..Fakat burada Oscar’ın Jordan’a karşı bir kuyruk acısı olduğunu da unutmamak gerek..

James’e gelen olumlu veya olumsuz eleştirilerin belki de en mantıksızı takım sahibi Dan Gilbert’inkiydi..Yıllarca takımını sırtlayan,Cleveland’a milyonlarca taraftar kazandıran bu efsaneye teşekkür etmek yerine zehir zemberek sözler sarfetti. Önce Snow’larla,Marshallar’la,Big Z’lerle sonra Varejao’larla , Daniel Gibson’larla , Mo Williams’larla şapkadan tavşan çıkarmasını bekledi. 2010 yazında sözleşmesinin biteceğini bile bile  takımını başarıya ulaştıracak ,James’i takımda tutacak hamleleri yapamadı.(Kimse bana 35’lik Shaq’ın , savunma özürlü Jamison’ın , huzur arayan A.Parker’ın iyi hamleler olduğunu iddaa edemez)  Zeytinyağı gibi üste çıkmaktaki becerisini takımı için kullansaydı belki de şu ana farklı senaryolar yaşıyorduk..

Olayların odağındaki isme gelirsek Kral tercihini yaparken bu tür eleştirilerin geleceğinin farkındaydı. Fakat onun da kendine göre çok haklı sebepleri vardı. Belki de bunların en önemlisi şampiyonluk  arzusuydu. O da çok iyi biliyor ki eğer şampiyonluklar kazanamazsa adı Jordan’larla,Magic’lerle,Kobe’lerle değil Iverson’larla,T-Mac’lerle,Carter’larla anılacaktı.. Bu oyuncuları küçümsediğimi sanmayın fakat şampiyonluklar gelmeden NBA’in gelmiş geçmiş en iyi oyuncularından biri olarak gösterilmek mümkün değil.

Peki Lebron şampiyonluk istiyorsa neden Knicks, Bulls gibi takımlarda tartışmasız 1.oyuncu olup şansını denemedi ?  (LeBron bu 2 takımdan birine gidince de şampiyonluğun en büyük adaylarından olacaktı ..) Bu sorunun cevabı açık ve net ;Wade faktörü..Önce Chris Bosh’u Heat’e gelmeye ikna ederek ne kadar iddalı olduklarını ispatladı.. Ardından sıra yakın arkadaşı James’e geldi..Tam olarak ne dedi de James’i razı etti bilemeyiz ancak ikna yeteneğine hayran olmalıyız.. NBA’in en dominant oyuncusunu kendi takımına getirmek kolay iş değil. Muhtemelen ona Miami’nin en çabuk yüzük kanabileceği takım olduğunu hatırlattı.Tabi önümüzdeki 6-7 yılın da açık ara şampiyonluk adayı olacakları da cabası..

Her ne olmuşsa olmuş, bu saatten sonra giden gitmiştir kalan sağlar bizimdir..Kariyer James’in kariyeri ve kararı veren de  ondan başkası değil.. M.J.  olabilir mi olamaz mı orası tartışılır fakat olamaz diye bir şey de yok. Bahsettiğimiz adam Lebron James..Kazanacağı 5-6 yüzükle ,birkaç MVP’likle çok düşük de olsa bu seviyeye çıkma ihtimali var.. Hiçbir şey için geç kalınmış değil unutmayın Jordan bile ilk şampiyonluğunu 7. yılında kazandı..

Artık gerisini zaman gösterir..Bizlere düşen Avrupa’daki gibi oyuncu-takım fanatizmi yapmak değil , NBA kültürünü yaşayabilmektir..Yolun açık olsun Kral James..

Mehmet Akif Karabulut, 3SAYI