Aylık arşivler: Mayıs 2010

TB2L’de Normal Sezonun Ardından..

TB2L’de normal sezon maçları sona ererken gruplarında play-off’a kalan ve ligden düşen takımlar belli oldu. TB2L A Grubu’nda play-off’a kalan takımlar; Hacettepe Üniversitesi, Trabzonspor, Selçuk Üniversitesi, Vestel, Gelişim Koleji, Pertevniyal, Finalspor ve Beykoz olurken, Düzce Gençlik ve Yeni Nesil bölgesel lige düştü.

B Grubu’nda ise; Olin Gençlik, FMV Işık, Genç Telekom, İTÜ, Uşak Belediye, Akhisar Belediye, Yeşilyurt ve Optimum TED Kolejliler play-off’a kalan takımlar olurken, Akçakoca Poyraz ve Pamukkale Üniversitesi bölgesel lige düştü.

TB2L play off eşleşmeleri ise aşağıdaki şekilde oluştu.
Hacettepe Üniversitesi – Optimum TED Kolejliler
Trabzonspor – Yeşilyurt
Selçuk Üniversitesi – Akhisar Belediye
Vestel – Uşak Belediye
Olin Gençlik – Beykoz
FMV Işık – Finalspor
Genç Telekom – Pertevniyal
İTÜ – Gelişim Koleji

SEZONUN EN İYİLERİ

Biz de bu sayımızda sizlere TB2L’de normal sezonun en çok dikkat çeken, 5 yerli ve 5 yabancı olmak üzere en başarılı 10 oyuncusunu seçtik.

Türk Oyuncular

1. Orhan Haciyeva (Pertevniyal)
Bu sezon müthiş bir gelişme gösteren Azeri asıllı oyuncu Orhan Haciyeva, birçok kez Haftanın Oyuncusu olmayı başarırken önümüzdeki yıllarda Beko Basketbol Ligi’nde rahatlıkla oynayabileceğini gösterdi. 12.9 ribaund ortalamasıyla normal sezonu “Ribaund Kralı” olarak tamamlayan Orhan Haciyeva, 22.3 sayı ortalamasıyla sayı krallığında da 2. sırada yer almayı başardı.

2. Mustafa Abi (İTÜ)
Yıllarca Efes Pilsen, Fenerbahçe ve Beşiktaş formalarıyla 1. ligde izlediğimiz tecrübeli oyuncu Mustafa Abi, bu sezon İTÜ formasıyla çok başarılı maçlara imza attı. Lige çok iyi başlayıp, uzun süre sayı krallığında 1. sırada yer alan Mustafa Abi, yaşadığı sakatlıktan sonra bir süre sahalardan uzak kalsa da, ligin son bölümünde sahalara döndü ve Harun Erdenay’ın takımın başına gelmesiyle birlikte yeniden formunun zirvesine çıkmayı başardı. Mustafa Abi, sezonu 21.0, 3.2 ribaund, 2.9 asist ortalamalarıyla kapattı.

3. Can Maxim Mutaf (FMV Işık)
Altyapıda yakaladığı başarılar ve sayı krallıklarıyla herkesin büyük umutlar bağladığı ancak bu sezona kadar aynı başarıyı üst yapıda gösteremeyen Can Maxim Mutaf, çifte lisansla oynadığı FMV Işık formasıyla TB2L’de harikalar yarattı. Sezonu 18.9 sayı, 3.0 ribaund, 2.0 top çalma istatistikleriyle kapatan Can, aldığı sorumlulukla birçok kez takımına maçı kazandıran isim olmayı da başardı.

4. Admir Aziz Kan (Yeşilyurt)
Uzun yıllardır TB2L’de çeşitli takımlarda forma giyen Boşnak asıllı oyun kurucu Admir Aziz Kan, bu sezon kariyerinin en iyi sezonunu yaşadı ve ligden düşer gözüyle bakılan Yeşilyurt’un sürpriz bir şekilde zirve mücadelesi vermesinde başrol oynadı. 5.8 asist ortalamasıyla sezonu “Asist Kralı” olarak tamamlayan Admir Aziz Kan, bunun yanında 18.0 sayı, 3.2 ribaund ortalamaları da tutturdu.

5. Can Uğur Öğüt (Genç Telekom)
Genç Telekom bu sezon ortaya mükemmele bir performans koyarak sürpriz bir şekilde zirve ortaklarından olurken, Can Uğur Öğüt de gösterdiği performansla adeta bir yıldız gibi parladı. Normal sezonu 16.9 sayı, 5.2 asist, 4.0 ribaund, 2.1 top çalma istatistikleriyle kapatırken, henüz 1992 doğumlu bir oyuncunun bunları başarabilmiş olması basketbolumuzun geleceği adına bizlere de umutlandırdı.

Yabancı Oyuncular

1. Tyrone Nelson (Akhisar Belediye)
Geçtiğimiz sezon bölgesel ligden TB2L’e yükselen Akhisar Belediye, sezon boyunca çok iyi bir performans sergileyerek play-off’a kalmayı başarırken ABD’li oyuncuları Tyrone Nelson bu başarıda en büyük pay sahiplerinden biri oldu. Sezonu 21.9 sayı, 11.1 ribaund ortalamalarıyla kapatan Nelson, takımının birçok maçta galip gelmesini sağlayan isimdi.

2. Al Fisher (Akçakoca Poyraz)
Akçakoca Poyraz’ın sezon içinde renklerine bağladığı Al Fisher, sergilediği muhteşem performansla takımına birçok maç kazandırırken, Beko Basketbol Ligi ve yurtdışından birçok takımın da transfer listesine girmeyi başardı ancak tüm çabalarına rağmen takımını ligde tutmayı başaramadı.  26.0 sayı ortalamasıyla normal sezonu “Sayı Kralı” olarak bitiren Fisher, bunun yanında 3.8 asist, 4.7 ribaund ortalamalarıyla sezonu kapattı. Kendisini önümüzdeki sezon BBL takımlarından birinde izleme olasılığımız oldukça yüksek.

3. Dwayne Curtis (Beykoz)
Beykoz’un ABD’li oyuncusu Dwayne Curtis sezonu 20.1 sayı, 11.4 ribaund ortalamalarıyla tamamlarken, birçok maçta takımına tek başına maç kazandıran oyuncu olmayı başardı. Pivot için uzun sayılmayacak bir boya (2.03cm) sahip olmasına rağmen pota altındaki mücadeleci karakteri ve hücumda oldukça yüzdeli (%66.1) oynaması, onun diğer uzunlara karşı üstünlük kurmasına yetiyordu.

4. Callistus Eziukwu (Uşak Belediye)
Takımı Uşak Belediye gibi lige çok iyi bir giriş yapan ve özellikle sezonun ilk yarısında olağanüstü bir performans sergileyen Nijerya’lı oyuncu Callistus Eziukwu, son haftalarda bir düşüş yaşasa da yine de sezonun en iyi yabancılarından biri olmayı başardı. 3.2 ortalamasıyla normal sezonu “Blok Kralı” olarak tamamlamayı başaran Eziukwu 2 kez bir maçta 8 blok yaparak bu alanda da sezon rekorlarına imza attı. Bunun yanında yakaladığı 18.1 sayı, 10.8 ribaund ortalamaları da onun pota altında ne kadar etkili olduğunu anlatmaya yetiyor zaten.

5. Marquise Gray (Gelişim Koleji)
Gelişim Koleji’nin ABD’li oyuncusu Marquise Gray sergilediği performansla birçok maçta takımının en iyisi olurken, takımının ligi 5. sırada bitirerek play-off’a girmesinde başrol oynadı. Normal sezonu 16.6 sayı, 10 ribaund ortalamaları ile bitiren Gray, play-off’ta da takımının en önemli kozu olacak.
Hazırlayan: Çetin KUZU


Toronto’nun Eksikleri Çok

NBA’de normal sezon yalan, play off ise gerçek sezondur. Normal sezonda çoğu oyuncu rakibinin kendisini geçmesine izin verir ve arkasında kalarak blok yapmayı arzular. Play off’ta ise rakibinin karşısına çıkar ve sabit durup hücum faul almayı amaçlar. İşte iki sezon arasındaki en büyük fark budur. İşte takımların gerçek gücü de play off’ta belli olur.

Play off’ta rakipler Kaan Kural’ın dediği gibi sizin karın boşluğunuza vurmaya çalışır. Çünkü sağlam kas olan yerleriniz acımaz ama boşluklarınız fena can yakar. Basketbol takımlarının karın boşlukları da zayıf noktalardır. Bazı takımlar çok üçlük atamaz, bazısı çok hücum ribaundu verir, bazıları ise uzunlardan sayı bulamaz. Rakibiniz de nereniz zayıfsa oranın üstüne oynar. Üçlük bulamayan bir takımsanız rakipler pota altına iyice gömülür, çok hücum ribaundu veriyorsanız rakip uzun ve kalıplı oyuncularla sizden fazlaca hücum ribaundu almayı amaçlar, uzunlardan sayı bulamıyorsanız da şutörlerinizin üstünde daha fazla baskı kurarlar.

NBA’in Avrupa’ya en yakın takımı olan Toronto ise tam anlamıyla zayıflıklara dolu bir ekip. Ligde 5 Avrupalı oyuncuyla birlikte ilk 5 kurabilecek ender takımlardan biri olan Kanada ekibinin elinde çok yetenekli Avrupalı oyuncular var. Nesterovic, Bargnani, Hidayet Türkoğlu, Belinelli ve Calderon gibi önemli oyuncularla 5 kurabilecek bir takım olmalarına rağmen en zayıf bölgeleri de bu zaten. Çünkü Avrupalı oyuncular dışında çok yetenekli Amerikalılar’a Chris Bosh dışında sahip değiller. Reggie Evans, Sonny Weems, Jarrett Jack, Marcus Banks, Amir Johnson ve Demar Derozan’la birlikte 12 kişilik kadroyu tamamlamaları çok şeyi anlatabiliyor.

Calderon, Belinelli,Hido,Bosh,Bargnani 5’iyle savunmada çok sıkıntı çekiyorlar. Hücumda çok iyiler ama basketbol çift taraflı bir oyun. Siz savunmada rakibi sıkamazsanız belli bir dakikadan sonra hücumda yorulmadıkları için sıkı savunma yaparak sizin hücum istikrarınızı bozabilirler. Derozan’ı iki numaraya kaydırdıklarında ise genç oyuncunun tecrübesizlikleri nedeniyle düzen dışına çıkabiliyorlar. Amir Johnson ve Jarrett Jack ilk 5’e çekildiğindeyse yetenek farkı çok büyüyor. Bu sefer savunmada iyi oluyorlar ama hücumda gerekli etkinliği sağlayamıyorlar.

NBA’in oyunun iki tarafını oynayabilen oyuncu sayısı en az takımı bence Toronto Raptors. İki tarafı da kotarabilen tek oyuncu Jarrett Jack. O da bu alanda ligin iyileri arasında değil. Örneğin bir Trevor Ariza Toronto için çok değiştirebilir. Yaz aylarında Hido hamlesi onlar için çok hatalı oldu. Takımlarında zaten Calderon,Bosh ve Bargnani gibi önemli skorerler vardı. Tek eksikleri ilk 5’e savunma ateşini daha da fazla verebilecek bir oyuncuydu. Ancak onlar ellerinde olan tarzda bir oyuncu aldılar. Halleri ise ortada. Mücadele güçleri çok az düşse bile 5. Sıradan 8. sıraya düşebiliyorlar.

Play off’a kalsalar bile işleri çok zor. Çünkü gerçek sezonda takımlar Bosh’a, Hido’ya ikili sıkıştırmaları getirebilecekler. Bu ikili sıkıştırmalardan sonra Derozan gibi Amir Johnson gibi tecrübesiz isimler cezayı kesebilecekler mi? Ama işin en kötüsü normal sezonda bile yapamadıkları savunmanın cezasını rakipler çok kötü kesecek. Takımlar play off’ta sadece savunmalarını değil hücumlarını da daha sert yapıyorlar. Perdelerde perdeyi yapan uzun ayakta daha sağlam duruyor, şutörler daha garanti şutlara başvuruyorlar. Toronto için görüntü çok karanlık. Play off’a kadar yapabilecekleri fazla bir şey yok. Gelecek senenin planlarını yapmaya başlayabilirler. Kim bilir belki de Hido’yu seneye bir takasa dahil olmuş şekilde görebiliriz.

Erdi Aydemir