Etiket arşivi: Halkapınar Spor salonu

Taraftar Desteği

TARAFTAR DESTEĞİ ?
Geçtiğimiz günlerde Bornova Belediye – Oyak Renault maçını salondan takip etme fırsatım oldu. Bornova Belediye maçı rahat bir oyunla kazandı ve play off için büyük bir avantaj sağladı. Nitekim de play off lara kaldılar. Bornova’nın oyununu beğendim fakat taraftar için aynı şeyi söyleyemem. 10.000 kişi kapasiteli Halkapınar Spor Salonu’nda maçı takip eden yaklaşık  250 – 300 kişi vardı. Bornova Belediye gibi 2 yılda TBL’ye çıkan , ilk sezonunda play-off’lara kalan bir takım için bu sayı oldukça az. Hele hele İzmir gibi bir basketbol şehrinde. Sanırım İzmir henüz bu takımı sahiplenemedi. Bir diğer İzmir takımı olan Pınar Karşıyaka ise maçlarını dolu tribünlere oynuyor ve taraftarın takımı ateşlediği inkar edilemez bir gerçek. Arkasına taraftarını alan Pınar Karşıyaka’yı KSK arenada yenmek oldukça zor.

Tribüne gelen taraftarın takımı ateşlemeyi bilmesi de çok önemli. Mesela Bornova Belediye maçında tribünlerdeki bir amcanın kendini coach sanıp bağıra çağıra oyunculara taktik vermesi, onları azarlamasını garipsemiştim. Taraftarın birlik içinde takımı ateşleyici tezahüratlar yapması oyuncular için oldukça önemli.Bu durum sadece Bornova Belediye için geçerli değil tabiki. Basketbolumuzun en büyük sorunu maçların boş tribünlere oynanması. Tribünlerin dolmamasının en büyük nedeni ise basketbolun yöneticileri.Ben bu yöneticilerin şuana kadar basketbolu sevdirmek adına  bir şey yaptıklarını görmedim.Fiyatları 30 ile 250 tl arası değişen futbol maçlarına giden taraftarın 5 – 10 tl ücretli basketbol maçlarına gelmemesi için hiçbir neden yok.Salonlardaki yüksek tempo ve görsel şovlar ise basketbolun futbol karşısındaki en büyük avantajı.

Avrupa’da ise durum biraz farklı. Mesela Cenk Akyol’u izlemek için Air Avellino maçlarını izlediğimde salonun neredeyse tamamen dolu olduğunu görüyorum. Avellino’da yüksek bütçeli bir takım değil ve play off  için oynamalarına rağmen taraftar takımına olan desteğini hiç kesmiyor.Partizan’ın da taraftar desteğini arkasına alıp Euroleague’de  aldığı başarılı sonuçları hepimiz gördük.Burada devreye basketbol kültürü giriyor.Salonlara ve takımlarımızın Avrupa başarılarına baktığımızda henüz basketbol kültürümüzün oluşmadığını görüyoruz.Buradan geçmiş federasyonların doğru işler yapmadığını anlamak güç değil.Bundan sonra yöneticilerin taraftar sorununa çözüm bulması gerekir yoksa basketbolumuz sürekli geriye gider.Milyon dolarlık takımların boş salonlara oynaması anlamsız.

Önümüzde ülkemizde gerçekleşecek olan 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası var.TBF şuana kadar gayet başarılı işler yaptı.Umarım şampiyonayı başarılı bir şekilde atlatırız ve basketbol kültürümüzü biraz da olsa geliştirebiliriz.Satışa çıkan biletlerin kısa bir süre içinde tükenmesi ise oldukça sevindirici bir gelişme.
Salonların dolması dileğiyle.

Halil Özçevik
halilozcevik@3sayi.com


2010 Dünya Basketbol Şampiyonasına Doğru

“BÜYÜK GÜN”E AZ KALA
2010 hazırlıkları tüm hızıyla devam ediyor. Bu mükemmel organizasyona ev sahipliği yapacak basketbol mabetleri görücüye çıkmaya başladı. Gönüllülerin omuzlarında yükselecek olan basketbol şöleninin tanıtımı amacıyla federasyon yetkilileri durmaksızın çalışıyor.

24 ülke takımını ağırlayacak salon inşaatlarında artık sona yaklaşıldı. Ankara’da Ankara Spor Salonu, İstanbul’da Sinan Erdem, Kayseri’de Kadir Has salonlarında çalışmalar tamamlanmak üzere. Ayrıca İstanbul’da Abdi İpekçi, İzmir’de Halkapınar Spor salonları da tecrübesiyle 2010 hazırlıklarının son noktalarını oluşturuyor. TBL 2.Lig’e ev sahipliği yapan Sinan Erdem Spor salonunun 15.500 kişilik kapasitesi ve göz kamaştıran mimarisiyle dikkatleri üzerine çekiyor. Prova niteliği taşıyan play-off larda Sinan Erdem, sınavı geçecek gibi görünüyor. Bu arada Sinan Erdem’in şampiyonanın kapasitesi en yüksek salonu olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Diğer salonların kapasitesi ise Abdi İpekçi 12.500 , Ankara Arena 10.400 , Halkapınar 10.000 ve Kadir Has 7.200. Müthiş kapasiteleriyle basketbolseverleri bekleyen basketbol evlerinin Sinan Erdem açıldığında dolmamış olması bizleri endişelendiriyor.

Anadolu şehirlerinde bu sıkıntıların yaşanmayacağını tahmin ediyorum ancak bu durum beni korkutmuyor değil. Umarım basketbol şampiyonasından sonra bu salonlarımızı kaderine bırakmaz ve basketbol en çok ihtiyacı olan şey olan seyirciler olarak bu mekanları basketbolseverlere hasret bırakmayız.

Bu müthiş salonların diğer bir amacı da gönüllülerin hazırlıklarını daha güzel ve verimli ortamlarda sürdürebilmelerini sağlamak. Ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan federasyon yetkililerinin çalışmalara hız verdiğini görmekteyiz. Yaz ayları boyunca sürecek çalışmaların altyapısını oluşturulurken oluşabilecek aksakların önüne geçilmesi amacıyla büyük bir özveriyle çalışılmakta. Buradan tüm gönüllü arkadaşlara ve federasyon çalışanlarına kolaylıklar diliyorum.

Çalışmaların yoğunlaştığı diğer bir nokta ise “tanıtım”. Geçtiğimiz aylarda 2010’u anlatan birkaç tane tanıtım videosu ile tanışmıştık. Organizasyonu en güzel şekilde tanıtması amacıyla hazırlanan bu kısa filmlerde dev adamların boy gösterdiğini görmekteyiz. Umarım bu çabalar amacına ulaşır ve güzel bir organizasyon geçiririz.

Tanıtım deyince 2010 Basketbol şampiyonası oyunlarından bahsetmeden edemeyeceğim. TBF üç tane oyun hazırlamış. Oyunların isimleri “Eş Bayrak”, “Eşleştir” ve “Süper Koz”. Dereceye girenlerin ödüller kazanacağı bu oyunların amacının şampiyonaya katılan ülke ve sporcularının en iyi şekilde tanıtılması olduğunu hatırlatarak ne yazık ki federasyonun bu konuda vasatın altında kaldığını söylemek zorundayım. Gerekli altyapıyı oluşturmadan bu tarz güzel şeylerin piyasaya sunulması çok tehlikeli olabilir. Nitekim, “Eş Bayrak” oyunun yaklaşık bir hafta boyunca “Skor tablosunda yapılan değişikliklerden dolayı” kapalı olması ve federasyonun güvenilirliğine gölge düşürmesini dikkat edilebilecek bir olay olarak görüyorum. Dilerim bu tarz olumsuzluklar daha fazla yaşanmaz da basketbola gönül veren basketbol sevdalılarının sayısı her geçen gün artar.

Her ne kadar aksilikler çıksa da bu harika organizasyondan alnımızın akıyla çıkacağımızdan eminim. Federasyon, gönüllüler ve basketbolseverler el ele vererek akıllara kazınan bir turnuva ortaya çıkarmalı ve basketbol geleceğimiz adına son derece önemli olan bu zamanları en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Umarım sorunsuz bir turnuva ve hazırlık dönemi geçiririz. Kolay gelsin…

Niyazi Bozkurt